Yeni Visionnaire projesinin Eylül 2019’dan itibaren dergi ve dijital ortamlardaki yüzü olacak lokasyon için Villa Arconati’yi seçtik. Bollate’de bulunan ve “Küçük Versay” adı verilen tarihi lokasyon, Milano’dan 10 kilometre uzaklıkta ve şu an itibariyle ulusal bir anıt konumunda. Galeazzo Arconati, kendisinin sahip olduğu dönemlerde 1621 yılında, Leonardo da Vinci’nin çizimlerinde Versay’dan aldığı ilhamın ışığında Villa Arconati’nin bahçelerini yeniden düzenledi.

 

Visonnare Sanat Yönetmeni Eleonore Cavalli, “Çizimlerimize Caravaggio’nun tablolarındaki atmosfer ilham oldu. Projemizin asıl kahramanı ışığın kendisidir” açıklamasında bulundu.

“Yakalamak istediğimiz poetik atmosfer, loş bir şekilde ışıklandırılmış bu muhteşem lokasyonda, onun aksine, önemini vurgulamak için aşırı ışıklandırılmış ve gözlemcilerin bakışını yönlendirip, ışığın duygusal bir dilini yaratacak şekilde ürünümüzle bir bağ kurması fikrinden doğmuştur. Cà Foscari yatağını ele aldığımızda ise, ışık, gözlerinizi yatağın üç boyutlu özel tasarlanmış başlığına doğru çekip, sahip olduğu muhteşem pastel renkler ve ürüne yansıtılan güçlü ışıkların yarattığı perspektif etki vasıtasıyla Lombardy Barok tarzıyla arasında bir karartı yaratıyor. Arka planda ise, odayı tamamlayan Rosemary koltuklar, daha yumuşak ama doğal görünen bir ışıkla kalitesini gösterir bir biçimde karşımıza çıkıyor. Buradaki amacımız gözlemcilerin bakışını yönlendirecek yeni bir perspektif yaratmaktı.”

 

Başrol konumundaki ürünlerimiz: Cà Foscari oturma odası, Cà Foscari yatak odası, Kylo yemek odası takımı, Babylon oturma odası, Kobol sağlık ve zindelik odası, Anthem oturma odası ve Siegfried yüksek oturma sıraları. Anlatımız, Güney Amerika, Asya ve Afrika gibi farklı konumlardan yola çıkan ve günümüz toplumunu sembolik bir biçimde yorumlayıp, bireyselliklerini ve feminenliklerini çağdaş bir biçimde ifade eden kadın figürlerin varlığıyla zenginleştirildi.

“…Rasgelelikle hiçbir ilişkisi bulunmayan bir karar” ifadesini kullanan Eleonore Cavalli, aynı zamanda, “alışılagelmişin ötesindeki bir güzelliğin haricinde, genç nesillerin önemli kabul ettiği doğal çevreye ve bireylerin kökenleri ve geleneklerine olan saygıya feminen bir biçimde hitap edişiyle de kurduğu bağ, Visionnaire’ın aradığı, entegrasyon ve çoklu-kültürlere bakışını benimsemiş bir yaratıcılığı dışa vuruyor.

 

Güney Amerikalı Barbara, Afrikalı Rosalie ve Asyalı Yoomni tarafından giyilen bu terzi işi kıyafetler, Leitmotif tasarımcılar Fabio Sasso ve Juan Caro tarafından Visionnaire’in bakışını yansıtacak bir biçimde yaratıldı. Caravaggesque havayı tamamlamak ve sadece insanlara hitap etmeyip hayvanları da içine katan sembolik bir Dünya görseli sunmak için çekimlerimize hayvanları da dahil ettik. Köpek sadakati, şahin özgürlüğü, at ise gurur ve saflığı sembolize etmekte. Zoomorfik imgeler her zaman markamızı ifade eden ve bize ilham veren dilin bir parçası olmuştur.

CEO, Andrea Gentilini, “Her şeyin gizemli bir atmosferde şaşkınlık ve heyecan yaratma kabiliyetine sahip olabileceği bir dilde birleştiği ortamı yaratmak istedik” diyerek son noktayı koyuyor.

“Tam da bu yüzden, maceramızın ilk gününden itibaren sahip olduğumuz hayallerin bir çevirisini yapabilecek, Dünya çapında ünlü fotoğrafçı Max Zambelli ile beraber çalışmanın gururunu yaşıyoruz.”